Sevgiyi Paylaşmak:
Sevgi, gönlün bir şeye meyletmesidir. Sevginin aşırı ve kontrolsüz olanına aşk denir. Dinde hiçbir şeyin aşırısı tavsiye edilmediği için, ayet ve hadislerde her zaman sevgi ön plana çıkarılmıştır. Tüm canlılar sevgi ile yaşarlar, yavrularını sevgiyle büyütürler, işlerini de bu duygu ile yaparlar. Rehberimiz Peygamberimiz’in (s) önerilerini birlikte okuyalım.
“Benim rızam için birbirini sevenler nerede! Sığınacak hiçbir gölgenin bulunmadığı bugün, ben onları arşımın gölgesinde ferahlatacağım. ” (Kudsi Hadis)
“İman etmedikçe cennete giremezsiniz, birbirinizi sevmedikçe de tam iman etmiş sayılmazsınız.”
“Tokalaşınız ki, içinizdeki kin gitsin; hediyeleşiniz ki, birbirinize sevginiz artsın ve aranızdaki düşmanlık gitsin.”
Konuyla ilgili olarak, sizin için seçtiğimiz güzel sözleri hemen nakledelim: Sevgi paylaşıldığı kadar anlamlıdır. Sevgi, paylaşıldıkça büyür. Sevgiyi esirgemek, cimriliktir. Dostuna ayırdığın an, en kıymetli zaman. Sevgi yüceltir, nefret öldürür.
Hüznü Paylaşmak:
Sevgi ne kadar gerçek ise, dünya hayatında hüzün ve acı da o kadar gerçektir. “Her şey zıddıyla kaimdir” diye bir söz vardır. Dünyada acı ile tatlı birlikte olacaktır. Her ikisiyle de imtihan olunuyoruz. “Acılar Paylaşıldıkça azalır” denir ya, bizler de en yakınlarımızdan başlıyarak hüznü paylaşmalıyız. Sevgili Peygamberimiz (s) bu konuyu şöyle anlatmaktadır:
“Kim bir müslümanı dünya sıkıntılarının birinden kurtarırsa, Allah da onu kıyamet gününde bir sıkıntıdan kurtarır. Kim darda kalan birine kolaylık gösterirse, Allah da ona dünya ve ahrette kolaylık ihsan eder. Kim bir müslümanın aybını örterse, Allah da onun dünya ve ahrette aybını örter. Kul, kardeşinin yardımında oldukça, Allah da onun yardımcısı olur.”
- Sevgi de bizim, hüzün de.
- Dertlerini paylaştılar, sorunlarını aştılar.
- Paylaşırsan dostunla derdini eğer, ne gam kalır geriye ne de keder.
Emeği ve Yemeği Paylaşmak:
Paylaşılan emek kutsaldır. Paylaşılmayan emek ise boş çabadan ibarettir. Evet, “Hiç kimse kendi emeğinin kazancından daha hayırlı bir yiyecek asla yememiştir”. “Ey Allah’ım! Ümmetimden sabah erkenden işe koyulanların işlerini bereketli ve hayırlı kıl” buyurdu son Peygamber (s).
Yaşamak için, geçinmek için, başarmak için, fert ve toplum huzuru için emek vermek ve çalışmak lazımdır. Aynı zamanda emeğe de saygı gerekir. Ne mutlu emeği paylaşanlara ve hak edilen saygıyı gösterenlere.
Bir sefer dönüşünde Peygamberimiz (s) “Kimin yanında fazla suyu, ekmeği veya eşyası varsa, olmayana versin” sözünü o kadar tekrarladı ki, Sahabeler: “Günlük ihtiyacımızın dışındaki hiçbir eşyanın bize ait olmadığını düşünmeye başladık” demişlerdir. Diğer bir hadisinde de “Evinde iki kişilik yemeği olan, üçüncü bir kişiyi doyursun. Dört kişilik yemeği olan ise, beşinci ve altıncı kişiyi alıp yemeğe götürsün” buyurarak, aşımızı bölüşmenin ne kadar önemli olduğunu ifade etmiştir.
Bu mevzuyu şu iki anlamlı söz ile taçlandıralım: “Yemek, paylaşıldıkça bereketlenir.”
“Paylaşmak cömertliktir, cömertler cennetliktir.”
Hizmeti Paylaşmak:
Hizmet, hayatın ayrılmaz bir parçasıdır. Sayısız hizmet alanı vardır. Hangi alanda hizmet edersek edelim, paylaşmak ve yardımlaşmak çok önemlidir. Bu mevzuyu da en açık şekilde şu hadislerden öğreniyoruz.
“Müslümanların işleriyle ilgilenmeyen kimse, onlardan değildir”
“Hizmetçileriniz, sizin kardeşlerinizdir. Allah onları sizin himayenize vermiştir. Kimin yanında böyle bir kardeşi bulunursa, ona yemeğinden yedirsin ve giydiğinden giydirsin”
Sohbetimizi şu veciz sözlerle tamamlayalım.
-İnsanların en hayırlısı, yararlı olanlardır.
-Hizmet eden, toplumun efendisidir.
-Hizmet, paylaşmak için verilir.
-Paylaşmayan ne hizmet verir, ne de hizmet alır.
-Paylaşmak, hayatı birlikte omuzlamaktır.
-Paylaşmak rahmet, esirgemek ise mahrumiyettir.
-Kazandığını paylaşanlar, paylaştıkça kazanırlar.
Bu yazı 143 defa okunmuştur.