TAKINTI
Günümüzde insanların yaşamlarına bir göz attığımızda birçok garip ancak kendilerince anlam ifade ettiklerini sandıkları alışkanlıklarıyla karşılaşırız. Birde bu alışkanlıklar hayatlarında öyle yer etmiştir ki kutsal ibadet anlayışıyla asla terk etmezler. Bu ancak şu şekilde ifade edilebilir sanırım. Takıntı.
Peki, TAKINTI nedir?
TAKINTI; Obsesif kompulsif bozukluk tıp dilinde yani takıntı hastalığının adı. Belirtileri nelerdir derseniz birkaç şey yazayım ayıp olmasın. Bir şeyi yapıp yapmadığınızdan emin olamamanız. Evden çıkarken tüpü kapattım mı veya ütünün fişini çektim mi gibi. Ya da yapmaktan kendinizi alamadığınız sürekli tekrarlanan davranışlarınız oluyorsa mesela.
Şimdi bu gezi parkı arkadaşlarımıza gelirsek her hafta sonu Taksimin yolunu tutarak orada aynı yıkmayı yakmayı devam ettiriyorlar. Birde burada birbirine âşık olup evlilik bahanesiyle yaptıkları ayrı birşey.
Ankara’nın birçok yerinde aynı hadiseleri takıntılı bir şekilde yapmaya devam ediyor bu arkadaşlar.
Yine çözüm sürecini baltalamak için aynı şeyleri bıkmadan usanmadan devam ettiren bir başka grup.
Tamam, eylem demokratik hak özgürlük falan birçok yaptıklarına insanlar bahane üretebilirde. Sizin gibi düşünmeyen insanların hiç hakkı yok mu?
Peki, onlar sizin bu yaptıklarınıza takarlarsa elde ettiğiniz kargaşa ortamı sanki sizin için iyi olacak mı? Sizleri bunları yapmanız için ileri saflara itenler gün gelip sizi yüzüstü bıraktıkları zaman ne yapacaksınız?
Onlar kendileri en lüks yerlerde kendilerini eğlendirirken sizler bu kargaşada çektiklerinizle elde ettiğiniz çok mu güzel şeyler? Size ne kazandırıyor ki bıkmadan usanmadan oralarda toplanıp halkın esnafın ve masum insanların canlarını burunlarına getiriyorsunuz. Haklılığınızı yakarak, yıkarak mı gösteriyorsunuz?
Eğer bu takıntıdan kurtulursanız yeni bir yaşama merhaba dersiniz. Takıntılar yaşamı herkes için çekilmez hale getirir. Aksi halde takıntılarınız sizi geri dönülmez bir ortama sokacak ve bir daha asla geri dönemeyeceksiniz. Empoze edilen fikirlerin sizi hiç te hoş olmayan bir mekâna taşıdığını görseydiniz asla ve asla bu takıntıyı sürdürmezdiniz.
Bu takıntıları sürdürmeyi ve orda burada kendilerini ateşe atan büyük TAKINTI grubu siz gelin tövbe edin ve Rabbinizin ve sevgili Peygamberimizin yoluna dönün. Zaman daha geç olmadan can alıcı meleği görmeden ruhlarınız sırtlarınıza ve yüzlerinize melekler tarafından vurularak alınmadan önce yaptıklarınıza Allah cc. dan af dileyin.Yapacaklarınızdan vazgeçin barış ve özgürlük, sükun ve selamet ortamı hem ülkemizi hem dünyayı sarsın.Yoksa her şey çok geç olabilir ebedi yurdunuz azab yurdu olabilir.Söylemediler demeyin sakın…
Vesselam. Kalın sağlıcakla…
Bu yazı 165 defa okunmuştur.