BENCİLLİK İYİ BİR ŞEY(Mİ)DİR
Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla
Eğer bir kadın, kocasının nüşuzundan veya ondan yüz çevirip uzaklaşmasından korkarsa, barış ile aralarını bulup düzeltmekte ikisi için sakınca yoktur. Barış daha hayırlıdır. Nefisler ise 'kıskançlığa ve bencil tutkulara' hazır (elverişli) kılınmıştır. Eğer iyilik yapar ve sakınırsanız, şüphesiz, Allah, yaptıklarınızdan haberi olandır.
(NİSA SURESİ / 128)
(Geldiklerinde de) Size karşı 'cimri ve bencildirler.' Şayet korku gelecek olsa, ölümden dolayı üstüne baygınlık çökmüş kimseler gibi gözleri dönerek sana bakmakta olduklarını görürsün. Korku gidince, hayra karşı oldukça düşkünlük göstererek sizi keskin dilleriyle (eleştirip inciterek) karşılarlar. İşte onlar iman etmemişlerdir; böylece Allah onların yaptıklarını boşa çıkarmıştır. Bu Allah'a göre pek kolaydır.
(AHZAB SURESİ / 19)
Kendilerinden önce o yurdu (Medine'yi) hazırlayıp imanı (gönüllerine) yerleştirenler ise, hicret edenleri severler ve onlara verilen şeylerden dolayı içlerinde bir ihtiyaç (arzusu) duymazlar. Kendilerinde bir açıklık (ihtiyaç) olsa bile (kardeşlerini) öz nefislerine tercih ederler. Kim nefsinin 'cimri ve bencil tutkularından' korunmuşsa, işte onlar, felah (kurtuluş) bulanlardır.
(HAŞR SURESİ / 9) Gerçekten, insan, 'bencil ve haris' olarak yaratıldı.
(MEARIC SURESİ / 19 )
Bencil; Yalnız kendini düşünen, kendi çıkarlarını herkesinkinden üstün tutan, hodbin, hodkâm, egoist.
Bazı insanlar vardır ki onlar dünyanın kendi etraflarında döndüğünü, dünyada var olmalarının bile dünya için bir lütuf olduğunu, kendileri olmasaydı diğerlerinin de bir kıymeti kalmayacağını düşünürler.
Önemli ve vazgeçilemez olduklarını düşünen bu yaratıklar övgü ve iltifatla beslenmeyi ister, kendilerinin özel olduklarını düşünüp ne yaparlarsa yapısında karşılarınkinden saygı görmeyi beklerler. Hayal dünyasında yaşayan bu canlılar güç, başarı, şöhret, para gibi değerleri baş tacı ederler. O nedenle (varsa) kendi meziyetlerini abartmaktan da geri kalmazlar. Bu konuda bazı özlü sözler şöyle der.
İnsanların ruhlarından söküp atacakları yalnız iki şey vardır: Bencillik ve imansızlık. Epikuros
Yalnız kendini düşünen insan, yumurta pişirmek için komşusunun evini yakar. Hafız Gürel
Egoist daima en sevdiği kişiye, yani kendisine zarar verir. Bernice Peers
Benden sonra tufan!... Marquise de Pompadour
Biz insana, kendi iyiliğine çalıştığı için değil, komşusunun iyiliğine çalışmadığı için bencil deriz. Richard Whately
Bencil insan, tek başına kalmış meyvesiz bir ağaç gibi kurur gider. Turgenyev
Bencilliğin gözü perdelidir. Mahatma Gandi
Bencillik, dostluğun zehiridir. Honore De Balzac
Başkası düştü mü, "Çürük tahtaya basmasaydı" deriz. Kendimiz düşünce, bastığımız tahtanın çürük çıkmış olmasından şikâyet ederiz. Cenap Şehabettin
Başkalarının kusurlarını tartarken, parmağıyla terazinin kefelerini bastırmayan insan pek enderdir. Byron Langenfeld
Dünya hayatında hep kötülük işleyen bir adamı cehennem kapısında bir melek karşıladı.
Melek adama şöyle seslendi: “Hayatta iken tek bir gün bile birisine iyilik yaptıysan buraya girmeyeceksin” Günahkâr adam uzun süre düşündükten sonra, bir keresinde ormanda gördüğü örümceği hatırladı. Balta girmemiş ormanda yürürken önüne bir örümcek ağı çıkmıştı. Adam ağı bozmamak ve örümceği ezmemek için o gün yolunu değiştirmişti. Heyecan içinde o günü meleğe anlattı. Melek adama gülümsedi ve ardından elini şaplattı. Gökten bir örümcek ağı inmişti. Adam bu ağa tutunarak cennete tırmanabilecekti. Adam neşe içinde ağa tırmanırken cehennemde bulunan bazı günahkârların da bu ağa tutunarak cennete ulaşmaya çalıştıklarını fark etti. Adam ağın o kadar çok insanı taşımayacağından korkarak onları itmeye başladı. Tam o sırada ağ gerçekten koptu ve diğerleri ile birlikte adam da cehenneme düştü.”yazık,” dedi melek. “Bencilliğin, hayatında işlediğin tek iyiliği de kötülüğe döndürdü. O insanlara şefkat gösterebilseydin, ağın herkesi taşıyabileceğini de görecektin.” Dedi.
Bencil bir insanı bencil yapan nedir, bu insanlara karşı ne yapılabilir? Hepimiz bencilliğe olumsuz bir özellik olarak bakarız. Çevrenizde kimi zaman ne arkadaşlarını, ne ailesini, nede çocuklarını düşünmeden kendi çıkarlarına göre hareket ettiğine inandığınız insanlar vardır. Acaba bir an olsun durup bu insanların neden böyle davrandığını düşündünüz mü?
Birçoğumuz bencillik kelimesini, üzerinde hiç düşünmeden ağız alışkanlığı ile sarf ederiz. Sadece karşımızdaki insanın bizden bir şeyler almaya çalıştığını ama geri vermediğini ima ederiz. Bu kelimede, olumsuz bir yükleme vardır, kötü bir davranışı anlatır. Dolayısıyla tek taraflı bir bakış açısını simgeler. Oysa bu kelime bencil insanın kendi açlığını, korkularını, mutsuzluğunu yâda nedenlerini yeterince ifade etmez. Mağdur durumda olanın gerçekte kim olduğunu anlatmaz.
Hadi dostlarım kurtulun hayatınızdaki kalıplaşmış yargılardan. Başkaları için yaşamayı bırakın artık kendimizi gerçekleştirme zamanımız geldi. Bırakın herkesi biraz bencil olun. Bencil olun ki kendinizi keşfedin, sınırlarınızı zorlayın ve içinizdeki beni keşfedin. Yalnız bencil olun dediysem, ölmüş bir iradenin bencilliğinin tutkusundan sıyrılarak gerçekleştirin kendinizi. Süper egonuzu yargılamadan açın önünü ki ulaşabileceği mesafeleri görün. Derinliğinizi keşfedin. Kendinizi çok sevin. Evet, sonunda kendinize ait bir şeyler üretmenin vakti geldi. İnsanın kendi kendini sevmesi hemencecik oluveren bir iş değildir. Önce kendisini keşfetmeli insan. İşte bütün mesele bu… Ama bi o kadar da zor. Biraz beklemeyi öğrenmeli insan hem de esaslı öğrenmeli. Önce durmayı, emeklemeyi, yürümeyi, koşmayı öğrenmeli. Bunlar öğrenilmeden nasıl uçabilir insan ey dostlar! Hayata tat vermeden tat almak istememeli insan. Artık kendimiz için yaşamalıyız başkaları mutlu olsun diye sevdiklerimizden taviz vermeyelim! Bu durumdan hoşnut olmayanların değer yargılarını parçalayalım. Artık akıl ve kavrayışımızı kendimizin boğazlamasının vakti geldi de geçiyor. Kimsenin aklına ihtiyacımız yok. Deniz dalgalanıyor, yakınımızda bize doğrularak tutunmak isteyen insan çok. Artık ayakta durabilmeliyiz. Birileri mutlu olsun diye onlar için yaşamayalım. Ya bizim mutluluğumuz… İnsan kendi mutlu oluyorsa birilerini mutlu edebilmeli. Artık sert kabuklar bağlayalım. İnsana iyilik yapmak için ilk önce kendimize iyilik etmemiz gerekir. Tabi bunlar benim düşüncelerim. Yoksa etrafımız İYİLERLE DOLU!
Kalın sağlıcakla…
Bu yazı 160 defa okunmuştur.