|   | Tweet | 
 
                 YALOVA ÇINARCIK ARMUTLU RİSKLİ
“Riskli Hat Adalar Değil, Çınarcık–Esenköy–. Bozburun bölgesi”. Deprem Bilimci Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, 28 Ekim 2025 tarihinde CNN Türk canlı yayınına katılarak Marmara Denizi çevresinde art arda yaşanan depremleri değerlendirdi. Üşümezsoy, uzun süredir kamuoyunda konuşulan Adalar Fayı yerine, riskin Güney Marmara hattında biriktiğini söyledi.
“Enerji Güney Marmara’ya Aktı”
Üşümezsoy açıklamasında, Yalova–Çınarcık hattının 1894’te kırıldığını ve bu nedenle üzerinde bugün büyük bir stresin bulunmadığını vurguladı. “1999 depreminden sonra enerjinin güneye aktığını görüyoruz. Bu yüzden risk, Çınarcık–Esenköy–Bozburun–Teşvikiye hattında birikiyor.” diyen Üşümezsoy, özellikle bu bölgedeki fayların son yüzyılda beş kez kırıldığını belirtti.
6,5 ile 7,0 Arasında Deprem Üretebilir
Üşümezsoy’a göre, Güney Marmara fay hattı 6,5 ile 7,0 büyüklüğü arasında bir deprem üretme potansiyeline sahip. “Teşvikiye’den Esenköy’e kadar uzanan Bozburun Fayı, Marmara’nın güneyinde dikkatle izlenmesi gereken bir segmenttir. Bu hattın kırılması durumunda 6,5’ten 7’ye kadar bir deprem beklenebilir.” ifadelerini kullandı.
“İstanbul İçin Yol Kısa Değil”
Üşümezsoy, söz konusu hattın kırılması durumunda bile bunun İstanbul’u doğrudan etkileyecek bir senaryo anlamına gelmediğini belirtti: “Bu fay hattı İstanbul’a çok yakın görünse de, doğrudan büyük bir yıkım oluşturacak kadar kısa bir mesafe değil. İstanbul için asıl kritik fay hattı farklı bir rotada ilerliyor.”
Adalar Fayı Algısı Yanlış Olabilir
Uzman, uzun süredir kamuoyunda dile getirilen “Adalar Fayı kırılacak ve İstanbul yıkılacak” söyleminin bilimsel verilerle tam örtüşmediğini belirtti. “Kuzey Marmara’daki değil, Güney Marmara’daki faylar risk taşıyor. Bunu 1999’dan beri söylüyorum.” diyen Üşümezsoy, Adalar hattının geçmişte enerjisini büyük oranda boşalttığını hatırlattı.
Yerel Yönetimlere ve Halkına Uyarı
Prof. Dr. Üşümezsoy, değerlendirmesini hazırlık ve planlama çağrısıyla tamamladı: “Deprem riskini sadece genel bölge üzerinden değil, her fay hattının özelliklerine göre değerlendirmek gerekir. Zemin etütleri, yapı güçlendirme çalışmaları ve acil eylem planları bu fay hatları dikkate alınarak yapılmalıdır.”